göz önüne getirmek

göz önüne getirmek

zihinde canlandırmak, tasarlamak.


göz önüne getirmek ile benzer kelimeler

göz önüne almak

önceden düşünmek, hesaplamak, dikkate almak: “1908'den önceki zemin ve zamanı göz önüne almalı.” -Y. K. Beyatlı.

göz (veya gözler) önüne sermek

açıklamak, sergilemek, göstermek, tanıtmak: Adı duyulmamış, şiiri bilinmeyen gençleri tutar, gözler önüne sererdi.

göz (veya gözünün) önüne serilmek

görülmek, bütün çıplaklığıyla ortaya çıkmak: “İstanbul'a bu yükseklikten bakılınca birden gözlerimizin önüne serilir.” -A. Ş. Hisar.

başın önüne salmak

bk. başın aşağa itmek.

gözünün önüne gelmek

hatırlamak: “Mine'nin parçalanmış bedeni gözlerimin önüne geliyor.” -A. Ümit.


bir şeyi zihinde canlandırmak, tasarlamak, hatırlamak: “Doğduğum köydeki çocukluğum, İstanbul'a gelişimiz, mektep, Avrupa. Hep gözümün önüne geldi.” -Ö. Se...

ısıtıp ısıtıp önüne koymak

daha önce geçmiş bir olayı, bir işi, ileri sürülmüş bir düşünceyi sık sık tekrarlamak.

kedinin kabahatini önüne koyarlar, öyle döverler

“cezalandırılan kimse suçunun ne olduğunu bilmelidir ki o suçu bir daha işlemesin” anlamında kullanılan bir söz.

koç önüne gelmek

Koyun gebe kalmak.


"göz önüne getirmek" karakter analizi

  • göz önüne getirmek, 18 karakter ile yazılır.
  • g harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'g', 'ö', 'z', ' ', 'ö', 'n', 'ü', 'n', 'e', ' ', 'g', 'e', 't', 'i', 'r', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
  • göz önüne getirmek kelimesinin tersten yazılışı ' kemriteg enünö zög' diziliminde gösterilir.

(e,g,i,k,m,n,r,t,z,ö,ü) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

tün görmezlik
Fr. Héméralopié
özgünleştirmek

(-i) Özgün duruma getirmek.