gönenç

gönenç, -ci

a. Bolluk, rahatlık ve varlık içinde iyi yaşama, refah: Yurtta istediğimiz gönenci sağlamak için çok çalışmalıyız.

gönenç İng. welfare

Bolluk, rahat ve varlık içinde bir yaşam sürdürme.

Gönenç Köken: T.

Cinsiyet: Erkek Bolluk, rahatlık ve varlık içinde yaşama.Cinsiyet: Kız Bolluk, rahatlık, varlık içinde yaşama.

---

gönenç ile benzer kelimeler

gönenç devleti İng. welfare state Halk anamalcılığı'na göre 20. yüzyıl anamalcı toplumlarında üretim kargaşasını ve ekonomik bunalımları önlemek, bütün çalışan insanların gönencini gerçekleştirmek üzere oluşturulmuş bulunan sınıflarüstü devlet yapısı.

gönenç iktisadı İng. welfare economics Bir bütün olarak ekonominin etkinliğini ve buna bağlı olarak gelir dağılımı sonuçlarını fayda-maliyet çözümlemesi, pareto etkinliği, Kaldor-Hicks ölçütü gibi mikroiktisadi teknikleri kullanarak eşanlı olarak çözümleyen, toplumun ve bi...

gönenç ölçütleri İng. welfare criteria Bir ekonomide toplumun gönencinin artıp artmadığını ölçmeye yönelik olarak geliştirilen ölçütler. krş. Pareto ölçütü, Kaldor-Hicks ölçütü

gönenç ölçütü İng. welfare criteria Kişi başına düşen gelirin satın alma gücü değerdeşliğine göre hesaplanmasıyla oluşturulan ve insani gelişim dizininde kullanılan ölçütlerden biri. krş. eğitim ölçütü, sağlık ölçütü

iktisadi gönenç İng. economic welfare Sahip oldukları kaynakların iktisadi karar birimlerine sağladıkları fayda düzeyi veya bunların toplamı.

sosyal gönenç İng. social welfare Bir toplumu oluşturan iktisadi karar birimlerinin sağladıkları fayda ve tatmin düzeyi. krş. sosyal göstergeler

sosyal gönenç göstergeleri bk. sosyal göstergeler

sosyal gönenç ölçütleri İng. social welfare criteria Üretim olanakları eğrisi üzerindeki bir mal bileşiminden diğerine geçilmesi durumunda Pareto etkin dağılımın yeniden sağlanmasına karşın, üretilen mal bileşimi ve tüketiciler arasındaki dağılımındaki değişimin sosyal gönenci olu...

---