evrim

evrim

a. 1. Zaman içinde birdenbire olmayan, kesintisiz, niteliksel ve niceliksel gelişme süreci. 2. biy. Bir canlıyı ötekilerden ayırt eden biçimsel ve yapısal karakterlerin gelişmesi yolunda geçirilen bir dizi değişme olayı, tekâmül.


evrim İng. evolution

Canlının tür olarak gelişmesi, bir canlıyı diğerlerinden ayırt eden morfolojik ve fizyolojik karakterlerin gelişmesi yolunda geçirilen bir seri değişme olayları. Evolüsyon.


evrim İng. evolution

1. Basamak basamak oluşan ya da art arda ve sürekli olarak gerçekleşen değişme. 2. Bir yasaya uygun olarak doğada ya da toplumda görülen dönüşüm.


evrim İng. evolution

1. Olanakların içten dışa doğru gerçekleşmesi. 2. Başlangıçta belirtisiz olarak bulunan bir ilkenin yavaş yavaş kendini gerçekleştirip gelişmesi ve sonunda oluşarak ortaya çıkması. 3. Bir ereğe doğru sürekli olarak adım adım ilerleyen ve kendi içinden oluşan değişme. (Dış nedenlerle belirlenmiş bir değişmenin karşıtı.) 4. Ne belli bir anlamla belirlenmiş olarak, ne de bir ereğe yönelmiş olarak yavaş ve basamak basamak oluşan (değişim, dönüşüm). 5. Biçim almamıştan, az belirgin olandan biçim almışa, tam belirgin olana giden değişim. 6. Yavaş ve sürekli ya da sıçramalı, atılımlı olarak bir biçimden öbür biçime, bir türden öbür türe giden değişim (dönüşüm). 7. (Fizikötesinde) a. Tanrı'nın kendisini dünya olarak gerçekleştirmesi (Nikolaus Cusannus'ta, panteismde). b. Oluşan, değişen gerçeklikler olarak ide ve tin. Bunlar oluş sürecine girmeleriyle değerden düşmezler, tersine daha zenginleşirler, somut, canlı bir gerçeklik kazanırlar. (Alman idealizminde olduğu gibi.) 8- (insan yaşamı ve tarihinde) a. Belirsiz nedenlerden çıkan bireysel, organik bir gelişme. (Aydınlanmanın karşıtı olarak romantizmde görülür.) b. Birliğin, birbirlerini dışarda bırakan karşıtlara bölünmesi yoluyla kendiliğinden oluşan eytişimsel bir devinim; bu karşıtlar daha yüksek bir birlikte ortadan kaldırılarak birleştirilirler; bu birlikten de yeni yeni karşıtlar çıkar. (Alman İdealizminde, özellikle Hegel'de ve eytişimsel özdekçilikte böyledir, bk. eytişim, c. Gelecekteki bir ereğe doğru usa uygun ilerleme süreci, d. Bulucu, sınayıcı, yeniyi yaratıcı oluş (Nietzsche ve Bergson'da). 9- Gelişme: a. Zaman dışı, matematiksel ilişkilerde. (Ör. Noktanın gelişmesi olarak çizgi.) b. Düşünce alanında bir çözümleme anlamında: açarak ortaya koyma = bir düşüncenin mantıksal olarak geliştirilmesi.


evrim İng. evolution

Aşamalı, oldukça yavaş, bir yönlü dönüşümler dizisi.


evrim İng. evolution

Belli bir doğrultuda gelişip ilerleme; canlıların, yıldızların gelişimi.


evrim Osm. tekâmül

(biyoloji, zooloji)


evrim İng. evolution

Canlının tür olarak gelişmesi, bir canlıyı diğerinden ayırt eden morfolojik ve fizyolojik faktörlerin gelişmesi yolunda geçirilen bir seri değişme olayları, evolüsyon.


evrim İng. evolution

1. Bir olgunun gelişmesindeki niceliksel değişmeler. 2. Hem niceliksel hem de niteliksel değişmeleri içine alan devinim olgusu, bk. gelişme.


evrim İng. evolution

Canlının tür olarak gelişmesi, bir canlıyı diğerinden ayırt eden morfolojik ve fizyolojik faktörlerin gelişmesi yolunda geçirilen bir seri değişim olayları, evolüsyon.


evrim İng. evolution

(karşılık: evolusyon), (Lat. evolvere = açılmak): Canlının tür, ırk ve grup olarak gelişmesi; bir canlıyı diğerlerinden ayırt eden morfolojik ve fizyolojik karakterlerin gelişmesi yolunda geçirilen bir seri değişme olayları. bk Filogeni.


Evrim Köken: T.

Cinsiyet: Kız Ağır ağır ve kendiliğinden oluşan değişim.Cinsiyet: Erkek Ağır ağır ve kendiliğinden oluşan değişim.


evrim ile benzer kelimeler

ansal evrim

İng. mental evolution

Canlıların evrim basamaklarında, yüksek düzeydeki anlıksal yeterliklere doğru sürekli olarak gelişmesi.


İng. mental evolution

İnsanın tarihsel evrim içinde ansal bakımdan gittikçe daha ...

evrim çevrim

Kıvrım kıvrım.

evrim kuramı

İng. evolution theory

(Darwin) Canlı varlıkların evrimindeki temel etkenlerin değşinim, kalıtım ve ayıklanma olduğunu öne süren kuram.


İng. doctrine of descent theory of evolution

Ortamın etkisi altında, tür...

evrim teorisi

İng. theory of evolution

Birbiri ardından gelen döller boyunca geçirdiği değişmeler sonucu ortaya çıkmış olan farklılıklarla meydana gelen çeşitli hayvan ve bitkilerin, köklerini daha önce yaşamış tiplerden almış olduklarını ve basit yapılı organizmalardan ...

evrim ve devrim

İng. evolution and revolution

Gelişmenin biri niceliksel, öbürü niteliksel olan ve ayrılmaz biçimde birbiriyle bağlantılı bulunan iki yanı. bk. evrim, devrim.

evrim yolu

İng. evolutionary track

Bir yıldızın kendi evrimi boyunca izlediği yol.

filetik evrim

İng. phyletic evolution

Tek bir soy hatundan gelen tür ya da formlar dizisine doğru olan evrim değişmeleri dizisi.

kimyasal evrim

İng. chemical evolution

Organik bileşiklerin atmosfer ve geosferdeki inorganik bileşiklerden çeşitli etkenler altında meydana gelmesi devresi; 1500 milyon yıl kadar süren bu süreye verilen ad.


"evrim" karakter analizi

  • evrim, 5 karakter ile yazılır.
  • e harfi ile başlar, m harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'e', 'v', 'r', 'i', 'm', şeklindedir.
  • evrim kelimesinin tersten yazılışı ' mirve' diziliminde gösterilir.

(e,i,m,r,v) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

Yuvademirciler

Çankırı ili, Eldivan ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

yetki verme
İng. authorize

Yetkileme, bir işin yapımına izin verme.

vir itmek

Vurmak, söğmek, doldurmak, atmak vb. eylemleri art arda, birden, bol olarak yapmak.

verimsizlik
, -ği

a. Verimsiz olma durumu.


Fr. Aridité
veri derleme
İng. data gathering

Belli bir ilgi alanında gözlem yordamlarıyla bilgi toplama işlemi.

evrim - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
e1
v7
r1
i1
m2
Toplam puan değeri12