elden ele geçmek

elden ele geçmek

çok sahip değiştirmek: Elden ele geçen ve fiyatı giderek artan bu silahlar eski ve güçsüzdür ama çetecilik için yeterlidir. -A. Kutlu.

elden ele geçmek ile benzer kelimeler

Öylelikle

Ele geçirmek, elde etmek, yakalamak, kazanmak.

zf. Bir kişiden ötekine: Bebek, yaşlı ve büyüklerin odalarında gönül şenliği olarak taşınmaya başlandı. -A. Kutlu.

iyi nitelikleri dolayısıyla çok ilgi görmek, çok beğenilmek: Gönülden Sesler, Meşrutiyet gençliğinin elden ele dolaşan kitabı idi. -Y. Z. Ortaç.

Fenalaşmak, eli ayağı kesilmek, eli ayağı tutmaz olmak.

Elden bırakmak, terketmek, ihmal etmek.

1) yakalanmak: Nihayet bir defasında tam iki ay izini kaybetmiş, bir türlü ele geçmemişti. -R. H. Karay. 2) edinilmek.

kişi çok sevdiği şeye yalnızca özlemini çekmekle kavuşamaz, onu elde etmenin yollarını bulmalıdır anlamında kullanılan bir söz.

'e', 'l', 'd', 'e', 'n', ' ', 'e', 'l', 'e', ' ', 'g', 'e', 'ç', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
elden ele geçmek kelimesinin tersten yazılışı ' kemçeg ele nedle' diziliminde gösterilir.

yilinden gaçmak 1. Hiç sevmemek (birini). 2. Çok çekinmek (birinden).
talandan geçmek yağmalanmak: Her uğradığı yerde çarşılar talandan geçer. -F. R. Atay.
larkadan geçmek Meyve çürüyüp cıvıklaşmak
langadan geçmek Meyve çürüyüp cıvıklaşmak
lakadan geçmek Meyve çürüyüp cıvıklaşmak.