edimsel geçerlik

edimsel

sf. fel. Edim niteliğinde olan, gerçek olarak var olan, fiilî, aktüel, gizli ve tasarımlı karşıtı: Bir mermer kütlesinde bir heykel ancak tasarılı olarak vardır, o mermer işlendikçe heykel bir varlık kazanır.

bileşik geçerlik

Bir testin, bir öğrencinin ya da bir küme öğrencinin betimlenmesi ya da tanınması bakımından uygulama sırasında doğru ölçü verme derecesi.

geçerlik

a. 1. Yürürlükte olma, değerini sürdürme durumu, revaç, valör: Bu para ten kaldırıldı. 2. Sürümü olma durumu: Bu malın geçerliği kalmadı.

geçerlik belirlemesi

Bir ölçme işleminin dizgeli ya da değişmez yanılgılardan arınma düzeyini ya da konusunu ölçebilme yeteneğini gösteren çözümleme.

geçerlik denetimi

geçerlik saptama yolları

Ayrı geçerlik tanımlarından yola çıkarak ölçme araçlarının geçerliğini araştıran ve mantıksal ya da olgusal yaklaşım olarak iki ana kümeye ayrılan geçerlik sınama yaklaşımları.

geçerlik sınaması

Bir ölçme aracıyla elde edilen ölçümlerin, gerçekten ölçüm konusuna ilişkin ya da uygun olup olmadığını sınama işlemi.

görgül geçerlik

bk. olgusal geçerlik