duruşma dışı kararları
C. Savcısının yazılı ya da sözlü düşüncesi alındıktan sonra, duruşma yapılmaksızın verilen kararlar.
duruşma dışı kararları ile benzer kelimeler
açık duruşmaa. huk. Herkesin dinleyebileceği duruşma, açık celse. İng. publicity of the proceedings Yasada gösterilen nedenler dışında herkese açık olarak yapılan yargılama. |
duruşmaa. huk. Davacı ile davalının yargıç karşısında hazır bulundukları yargılama evresi, mahkeme, murafaa: Ortada zaptiyesiyle, hapishanesiyle, hâkimleri, ları ile devlet kuvveti vardı, karşı durulamazdı. -T. Buğra. Âşıkların karşılıkl... |
duruşma düzencesiİng. discipline of hearing "trial"Duruşmanın, yasaya göre yürütülmesini sağlamak için konulmuş belirli düzen. |
duruşma istemiOsm. mürafaa talebiiki yandan birinin ya da her iki yanın, yargıdan önce yargılıktan sözlü açıklamaları dinlemek amacıyla, duruşmaya çağrılmalarını istemeleri. |
duruşma oturumuİng. hearing, sitting of the courtDuruşma ve görüşmelerin yapılması için, toplantı sayısına uygun olarak, yargıçlar kurulunun her toplanışı. |
duruşma önişleriİng. preliminary proceedingsDava dosyası, C. Savcılığından yetkili yargılama yerine geçtikten sonra, yargılık ya da başkanca duruşmaya başlanabilmesi için yapılması, gerekli ve zorunlu olan işlemlerin tümü. |
duruşma yapılmasıOsm. duruşma icrasıbk. duruşma yöntemi. |
duruşma yöntemiİng. hearing, trialYargıya katılacakların önünde ve ara vermeksizin yapılan her iki yanın konuşmaları ile ileri sürdükleri konuların tutanağa geçirilmesi ve oturum düzeninin sağlanması gibi duruşmayı bütünleyen işlerin tümü. |
"duruşma dışı kararları" karakter analizi
- duruşma dışı kararları, 22 karakter ile yazılır.
- d harfi ile başlar, ı harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'd', 'u', 'r', 'u', 'ş', 'm', 'a', ' ', 'd', 'ı', 'ş', 'ı', ' ', 'k', 'a', 'r', 'a', 'r', 'l', 'a', 'r', 'ı', şeklindedir.
- duruşma dışı kararları kelimesinin tersten yazılışı ' ıralrarak ışıd amşurud' diziliminde gösterilir.
(a,d,k,l,m,r,u,ı,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
uydulaştırmak(-i) Uydu durumuna getirmek. |
ulaşdırmakUlaştırmak; yetiştirmek |
şuurlandırmak(-i) Bilinçlendirmek. |
şuurlandırılmak(nsz) Bilinçlendirilmek. |
ödeme koşullarıİng. paying termsKonut edinmek amacıyla bir konut bankasından ödünç almış olan kimsenin, aldığı parayı ne |