diş

diş

a. 1. Çene kemiklerinin üstüne dizili, ısırıp koparmaya ve çiğnemeye yarayan sert, beyaz organlardan her biri. 2. Çark, testere, tarak vb. çentikli şeylerdeki çıkıntıların her biri: “Çarkın dişleri tebessüm eder gibi tatlı bir ses çıkardı.” -S. F. Abasıyanık. 3. Sarımsak dilimi, karanfil vb.nde dişe benzetilen tane: Bir diş sarımsak, iki diş karanfil. 4. Bazı dantel ve işlemelerin kenarlarındaki yuvarlak sivri bölüm. 5. hay. b. Omurgalı hayvanların çenelerinde veya ilkel yapılı omurgalıların gırtlak ve ağızlarında bulunan kemiksi sert parçalar.


diş Fr. Dent
diş

Rüya, düş.


diş

Tahıl yıkanırken su üstünde kalan içi boş taneler.


diş

Dantel, yün işi örmeye yarayan şiş.


diş

1. Dağlardaki girintili çıkıntılı, sivri yerler. 2. Kaya, kayalık. 3. Duvardaki sivri ve çıkıntılı yer.


diş

Kağnının okuna takılan ve mazının dönmesini sağlayan kazıklardan herbiri.


diş

< ET taş: dış


diş

Dış, hariç


diş Osm. diş

1. Testerelerde kesmeyi sağlayan çıkıntı. 2. Dişli birleştirmelerin temel elemanı.


diş İng. tooth

Omurgalı hayvanların çenelerinde ya da ilkel yapılı omurgalıların gırtlak ya da ağız duvarında taşıdıkları sert yapılar.


diş İng. dent

Kar aşındırması altındaki genç dağlarda, yandan bakıldığında testere dişi gibi görünen tepe uçlarından her biri.


diş Osm. sin

(biyoloji, zooloji)


diş İng. tooth, sprocket tooth

Sinema Dişli makaralardaki çıkıntılardan her biri.


diş İng. dens

anat. Çene kemiklerinde yerleşmiş, alınan gıdaların parçalanmasını ve öğütülmesini sağlayan sert yapılar, dens.

I) 1. Düven'in altındaki taş çıkıntılar. (Yurtbeyi *Çankaya -Ankara) 2. Kağnılarda, mazının yastıktan çıkmamasını sağlayan ağaç parçası. (-Amasya; İspir -Erzurum.) 3. Tırmıkta kuru otları toplayan bölüm. (Dardere, Kandilli *Bozüyük -Bilecik)

II) Vida ve somunların üzerindeki set. (*Senirkent -Isparta)


diş İng. tooth

Omurgalı hayvanların çenelerinde ya da ilkel yapılı omurgalıların gırtlak ve ağız duvarlarında taşıdıkları kemiksi sert parçalar.


diş ile benzer kelimeler

diş diş

sf. 1. Çıkıntıları olan. 2. zf. Çıkıntılı bir biçimde: Elmayı ısırmış.


Sığır, davar kovalama ünlemi


Bir yüzeyin pürüzlü, , pütürlü olduğunu anlatır.

diş koymak, (diş koyurmak)

Diş geçirmek

açık diş

Osm.

Dişlerinin biçimi iki yandan görünen birleştirme.

alt çene diş kemeri

İng. arcus dentalis inferior

anat. Tüm alt çene dişlerinin oluşturduğu kemer, arkus dentalis inferiyor.

alt diş

a. anat. Alt çene üzerinde sıralanmış dişlerin her biri.

alt diş çeker

Fr. Tiretoire

art diş

1. Eğri ağaç. 2. Araba yatağının arka tarafından oka geçirilen çubuklar.

artık diş

1. İnsanda asıl dişlerin yanında çıkan, düzgün olmıyan fazla diş. 2. Atlarda çıkan ve yem yemelerine engel olan fazla diş.


Yandan çıkan eğri diş.


"diş" karakter analizi

  • diş, 3 karakter ile yazılır.
  • d harfi ile başlar, ş harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'd', 'i', 'ş', şeklindedir.
  • diş kelimesinin tersten yazılışı ' şid' diziliminde gösterilir.

(d,i,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

tiyelli digiş
Fr. S. en surjet
zindeleştirmek

(-i) Zindeleşme işini yaptırmak.

yaş haddi

a. Bir görevlinin görevinde kalmasına yasanın izin verdiği en ileri yaş, yaş sınırı.

yan değiştirme

Döven sürülürken iç yandaki hayvanı dışa alma.

Taşdibi

Balıkesir ili, Korucu bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Manisa ili, Saruhanlı ilçesi, merkez bu

diş - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
d3
i1
ş4
Toplam puan değeri8