çözümleme

çözümleme

a. 1. Çözümlemek işi: “Ayağınızı denk alıp bu sorunu bir an evvel çözümlemenizi istiyorum.” -R. Mağden. 2. db. Bir cümledeki kelimelerin hangi kelime türünden olduklarını veya özne, tümleç, yüklem görevlerinden hangisinde bulunduklarını belirtme, tahlil. 3. db. Kelimenin kökünü bulup eklerini gösterme. 4. ed. Bir metni belirli yöntemlere bağlı kalarak gözden geçirme, tahlil. 5. fel. Herhangi bir konunun, bir nesnenin düşüncede veya gerçeklikte kurucu parçalarına ayrılmak yoluyla yapısının, işleyişinin ve gelişim yasalarının ortaya konması işlemi. 6. kim. Bir maddenin birleşimindeki yalın cisimlerin niteliğini veya niceliğini anlamak için yapılan işlem, tahlil, analiz. 7. mat. Bir sayıyı onluk ve birliklerine ayırıp yazma.

çözümleme İng. analysis

Bir dizgeyi, onu oluşturan altdizgelere ayırıp bunlar arasındaki işlevsel ilişkileri araştırarak inceleme, bu yolla dizgeyi tanımaya çalışma yöntemi, bk. dizge çözümleme.

çözümleme İng. analysis
çözümleme Osm. tahlil

Bir söylemi meydana getiren kelimelerin çeşidini ve cümledeki rollerini belirtme işi. Çözümleme ya gramerin verdiği değerlere göre (GRAMATİKAL ÇÖZÜMLEME, An. grammatical), ya kelimelerin karşılıklı ilgi ve durumlarına göre (SÖZDİZIMCE ÇÖZÜMLEME, An. syntaxique) veya mantıkça çıkarılan hükümlere göre (MANTIKÇA ÇÖZÜMLEME, An. logique) olur.

çözümleme İng. analysis

Sözcüğün veya tümcenin yapısını ve özelliklerini belirtme.

çözümleme İng. analysis

1. Bir bütünü oluşturan parçaları bilimsel bir amaçla birbirinden ayırma işi. 2. Öğretimde bir konunun ya da birimin (ünite) bölümleri üzerinde ayrı ayrı durarak çalışma.

çözümleme İng. analysis

1. Bir sorunu bir dizi daha ilkel soruna indirgeme. 2-Bir özdeğin kimyasal bileşimini bulma.

çözümleme İng. analysis

(Yun. analysis < analyein = bileşik olanı yeniden ayırmak, çözmek, parçalamak) Bir bütünü parçalara ayırma. // Çözümleme özdeksel olabileceği gibi (kimyasal çözümleme), düşünsel de olabilir. (Ör. Tanım bir kavramın çözümlenmesidir.) Çözümleme verilmiş olandan, somuttan öğelere ya da ilkelere geri gider. Karşıtı bk. bireşim

çözümleme İng. analysis

Karmaşık bir bütünü, yapısını anlamak amacıyla parçalarına, öğelerine, birleşenlerine ayırma.

çözümleme İng. analysis

inceleme, irdeleme.

çözümleme İng. analysis

Bir özdeğin kimyasal bileşimini nitel ve nicel olarak belirleme.

çözümleme İng. analysis

Erey ve yakınsama olgularını dört işleme katarak işlev, türev, tümlev, dizi ve derneyleri inceleyen uzbilim dalı. Anlamdaş. uzbilimsel çözümleme.

çözümleme İng. analysis
çözümleme İng. analysis

Bir yapının, bir dizge bileşenlerinin, niteliğini ya da niceliğini anlamak için yapılan işlem.

çözümleme İng. analysis

(Yapısal ruhbilim) Anlık süreçlerini oluşturan temel öğeleri içebakış yolu ile ana öğelerine ayırma.

çözümleme İng. analyze

Tahlil etime, inceleme.

çözümleme İng. analysis

Herhangi bir konunun, bir nesnenin düşüncede ya da gerçeklikte kurucu parçalarına ayrılması yoluyla yapısının, işleyişinin ve gelişim yasalarının ortaya konması işlemi.

çözümleme İng. analysis

1. kimya: Bir bileşimi oluşturan öğeleri bulma işlemi. 2. metalbilim: Bir yapının, bir dizge bileşenlerinin nitelik ya da niceliğini anlamak için yapılan işlem. 3. elektrik: Televizyona iletilecek bir görüntüyü, genellikle yatay kuşaklar biçiminde sıralayarak ayrı ayrı, öğelerine ayırma.

çözümleme İng. analysis, analysing

1. Gözlem sonuçları ya da verileri uygun bir biçimde düzenleyerek yine uygun işlemler aracılığıyla anlamlandırma ve onlardan sonuçlar çıkarma. 2 Bireşik bir öğenin bileşenlerine ayrılması, bk. bireşim.

çözümleme Osm. tahlil

1. Öykü, roman ve öbür türlerde, insan duygularını inceden inceye belirtme. 2. Bir tümceyi, bir dizeyi, anlaşılması güç bir sözü birimlerine ayırarak açıklama.

---

çözümleme ile benzer kelimeler

ağırlıksal çözümleme İng. gravimetric analysis Özdeklerin kimyasal bileşimlerini, ağırlıkölçüm yoluyla nicel olarak belirleme yöntemi.

ampirik çözümleme bk. görgül sınama

ardıl çözümleme İng. a posteriori analysis

ardışık çözümleme İng. sequential analysis Bir ardışık örnekleme yöntemiyle elde edilen verilerle yapılan çözümleme.

aygıtla çözümleme İng. instrumental analysis Özel amaçlı ölçüm aygıtlarıyla yapılan çözümleme.

azel piyasasında çözümleme İng. oligopolistic solution Az sayıda firmanın bulunduğu piyasada firmaların kârlarını ençoklaştırırken rakiplerinin davranışlarını dikkate alarak farklı varsayımlar çerçevesinde fiyatın nasıl oluştuğunu gösteren rekabet, Bertrand, Cournot, Stackelberg, Bow...

Bayesçi çözümleme İng. Bayesian analysis

bileşik fiyat çözümleme yöntemi İng. conjoint price analysis method, conjoint analysis method Bir ürünün hangi özelliklerinden dolayı tercih edildiğinin ve bu tercihe yol açan özelliklerin ürün fiyatına olan etkisinin anket, görüşme gibi araçlar kullanılarak ölçüldüğü yöntem. krş. incelik...

---