çentikli örnek

çentikli örnek İng. notched specimen

Çentikli çubuk çarpı deneyinde kullanılmak için, üstüne çentik açılmış olan çubuk.

çentikli örnek ile benzer kelimeler

sf. Üzerinde çentik bulunan: Avucunu kapının tozlu ve tahtası üzerinde gezdirdi. -P. Safa.

Fr. Déchiqueté, déchirée
Çentikli Osm. Zuesnani minşari

İng. notched bar

Üzerine çentik açılmış olan metal çubuk.

İng. notched bar impact test

Metallerin birden yüklemelerdeki kırılma özelliklerini saptamak için, çentikli örnek parçalarla yapılan deney.

İng. edge-notched card

Kitaplıkta belirli bir bilgiyi verebilmek amacıyla deliklerine çentik açılmış kart. a. bk. kenarı delikli kart.

İng. printed form

Verilerin işleneceği yerlerin, basılmış başlıklarıyla belirtilmiş bulunduğu belge örneği.

sf. Aynı biçimde olan, yeknesak: Hanımlar gene yeldirme giymişler, başörtü örtmüşler. -S. M. Alus.

İng. uniform

Tümüyle aynı niteliği gösteren, tek biçimli, uniform.

İng. one sample t-test

Tek bir örneğe ait ortalama değerinin ana kitleye ait bir ortalama değeriyle karşılaştırılması esasına dayalı test yöntemi.

İng. sample of un value

Satışı sağlanmak üzere gönderilen ve o hâliyle kullanılması ve yarar sağlanması olanaksız mal örneği.

'ç', 'e', 'n', 't', 'i', 'k', 'l', 'i', ' ', 'ö', 'r', 'n', 'e', 'k', şeklindedir.
çentikli örnek kelimesinin tersten yazılışı ' kenrö ilkitneç' diziliminde gösterilir.

yönelteç kemeri Fr. cintre du guidon Yöneltecin uçlarından iki elle tutularak kullanılan ve yönetim görevini sağlayan keme
yetenek ölçeri İng. aptitude test Bireylerin herhangi bir eğitim ve uygulamada gösterecekleri başarı düzeyini kestirmek ü
konut ölçünleri İng. housing standards 1. Bir konutun, ülkenin koşullarına aykırı düşmeyecek ölçüde büyük ya da küçük yapı
Kent EGY ölçeri İng. kent EGY test Deneklerin güç ve yetenekleri üzerinde hızla bilgi edinmek gerektiği zamanlarda kullanı
iletkenlikölçer İng. conductometer Elektriksel iletkenliği ölçen ve ölçeğinde iletkenliği ohm biriminde gösteren aygıt.