çelik

çelik, -ği

(I) a. 1. Su verilerek çok sert ve esnek bir duruma getirilebilen, birleşiminde az miktarda karbon bulunan demir ve karbon alaşımı, polat: “Süngülerini çelikten birer parmak gibi göğe kaldırmışlar.” -R. E. Ünaydın. 2. sf. Bu alaşımdan yapılmış: “Karşı tarafa uzanan bir çelik köprü hayal ediyordu suyun üzerinde.” -A. Kulin. 3. sf. Zayıf fakat güçlü (vücut): “Çelik ve demir vücuduyla hassas bir sporcuya benziyordu.” -S. F. Abasıyanık.

çelik, -ği

(II) a. 1. Kısa kesilmiş dal. 2. Kök salması için yere dikilen dal. 3. Çocukların çelik çomak oyununda ucuna çomakla vurarak havaya kaldırdıkları iki tarafı sivri, kısa değnek. 4. Bir ağacı aşılamak amacıyla hazırlanmış dal. 5. den. Gemilerde, üzerine halat veya ip geçirip tutturmaya yarayan, ağaç veya metalden yapılmış kısa değnek.

çelik

Direk başlığı.

çelik

Bir boynuzu kırık hayvan

çelik

Pencere.

çelik

İğde ağacı.

çelik

Ahırlarda dışarıya gübre atmak için açılmış delik.

çelik

Hayvanın, boyunduruğa bağlandığı yer.

çelik

Yünleri ip haline getirmeğe yarıyan ağaçtan yapılmış bir aygıt, kirman: Keziban çelik eğiriyor.

çelik

Çocukların sopa ile oynadıkları oyun: Çocuklar çelik oynadı.

çelik

On kiloluk hububat ölçeği.

çelik

Tahta yapmak için hazırlanmış ağaç kütüğü, kereste.

çelik

Köklü bir ağacın dipten çıkan dalını kesip, başka bir yere dikerek köklendirilmişi: Bu yıl bağda çok çelik yapıldı.

çelik

İpek böceğine, yaprağı verildikten sonra kalan dut çalısı.

çelik

Düğün sahiplerinin, akrabalarına özel bir törenle yolladığı koyun, kuzu, kaz eti: Dışarda silâh sesi var, galiba çelik geliyor.

çelik

Baston.

çelik

Kırılan kemiğin tedavisinde kullanılan yumurta ve un karışımı madde.

çelik

Altınlara yapılan halka.

çelik

Kuş yavrusu, yavru

çelik

Çocuk oyunu, yapı ağacı

çelik Osm. ıspatul

Düzgün kenarlı, esnek, çelik lama. Koyu kıvamdaki macun ve benzeri gereçleri sürmeye yarar.

çelik İng. steel

Demirin, karbon ve % 2'ye değin başka öğelerle oluşturduğu yüksek dayançlı alaşımların genel adı.

çelik İng. steel, carbon steel

Az miktarda karbon içeren demir alaşımı. %0,15 den düşük karbon içerene yumuşak çelik, %0,15-0,3 karbon içerene orta çelik, %0,3 den fazla karbon içerene sert çelik denir.

çelik İng. steel

Demirin, karbon ve başka elementlerle oluşturduğu, yüksek dayançlı alaşımların genel adı (Karbon % 2 değerini geçmez.)

çelik Fr. acier

(kimya)

çelik Fr. bouture

(tarım)

Çelik Köken: T.

Cinsiyet: Erkek 1. Su verilip sertleştirilen demir. 2. Çok güçlü, kuvvetli. 3. Kısa kesilmiş dal.

Çelik Alm. Stahl

---

çelik ile benzer kelimeler

erimiş çelik, ergimiş çelik Osm. müzap çelik (kimya)

Akma çelik Alm. Flussstahl

alüminyum emdirilmiş çelik İng. calorized steel Alüminyumlama uygulanmış çelik.

alüminyumlanmış çelik İng. aluminized steel Alüminyumlama işlemiyle, yüzeyi alüminyum örtülmüş olan çelik.

asit dirençli çelik İng. acid resistant steel Asit ve asitli çözeltilere karşı yenim direnci gösteren çelik.

aşırı sertleşmiş çelik İng. overhardened steel Aşırı sertleşmeye uğramış çelik.

aşırı sertleştirilmiş çelik İng. overhardened steel Aşırı sertleştirme uygulanmış çelik.

Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu İng.European Coal and Steel Community Alm.Europäische Gemeinschaft für Kohle und Stahl Fr.Communauté européenne du charbon et de l'acier İng. European Coal and Steel Community, CECA Belçika, Fransa, ...

---