çapraz geçme

çapraz geçme Osm. putlama

Alıştırılan parçaların ya da kaplama eklerinin, birbirlerine göre dik konumda bulunmaları.


çapraz geçme ile benzer kelimeler

arkaya geçme

Önden gerekli oyunları denedikten sonra, başka oyunlar denemek üzere karşı güreşçinin arkasına geçme.

babadan geçme

sf. Babadan, atadan kalmış: “Bu derviş huyum, hoşgörüm yüzünden tutuk oluşumu anlamıyorlar.” -N. Meriç.

bir teknik alandan öbürüne geçme

İng. transmission from technical domain to another domain

Bulgu ile, herhangi bir şeyi başka bir alanda kullanılır duruma getirme ve o alanda yararlanma.

boş olarak geçme

İng. vacuous occurrence

Bir deyimin belli bir önermede önermenin doğruluk değerini etkilemeksizin geçmesi. || a dizimsel türünden A kapalı deyiminin p önermesinde si, A nın a dizimsel türünden B gibi herhangi bir kapalı deyimle değiştirimi sonunda elde edil...

ders geçme

İng. subject promotion

Öğrencilere başarı gösterdikleri derslerde bir üst sınıfın derslerine katılması olanağı sağlayan ve yalnız başarı gösterilmeyen derslerin yinelenmesi zorunluğunu yükleyen bir yükselme yöntemi.

dibi görünmeyen sudan geçme

“bir işe girişirken her yönünü iyice araştır” anlamında kullanılan bir söz.

düzgün geçme

İng. direct transmission, regular transmission

Işığın yayınmasız geçmesi.

düzgün geçme çarpanı

İng. direct transmission factor, (İngiltere'de,) direct transmittance (Amerika'da)

Düzgün geçme yasalarına uyarak geçen ışığın, gelen bütün ışığa oranı.


"çapraz geçme" karakter analizi

  • çapraz geçme, 12 karakter ile yazılır.
  • ç harfi ile başlar, e harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'ç', 'a', 'p', 'r', 'a', 'z', ' ', 'g', 'e', 'ç', 'm', 'e', şeklindedir.
  • çapraz geçme kelimesinin tersten yazılışı ' emçeg zarpaç' diziliminde gösterilir.

(a,e,g,m,p,r,z,ç) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

üçgen pürüzma

116. Bir pürüzmanın tabanları üçgen, dörtgen, beşgen ve daha çok olduğuna göre, “” , “beşgen pürüzma” v.b. adını alır.

üçgen prizma

a. geom. Tabanı üçgen olan prizma.


Osm. menşûr-ı müsellesî

(matemat

gözüne çarpmak

görünür olmak, dikkati çekmek: “İlk gözüme çarpan köşe minderi ve üstündeki eski nakışlarla işlenmiş yastıklar.” -H. E.

göze çarpmak

dikkati üzerine çekmek: “Evin nizamında Türk kadınlarının vakur zarafeti göze çarpar.” -O. S. Orhon.

görme çaprazı
İng. chiasma opticum

anat. N. opticus'ların, tuber cinereum'un önünde yapmış oldukla

çapraz geçme - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
ç4
a1
p5
r1
a1
z4
g5
e1
ç4
m2
e1
Toplam puan değeri29