bodrum

bodrum Rum.

a. Bir yapının yol düzeyinden aşağıda kalan bölümü: Ev, bodrumu, tavan arası ve iki katıyla tam bir konak yavrusudur. -T. Buğra.

bodrum İng. cellar

(Mimarlık) Evlerde yer katının altında, toprak düzeyinin aşağısında bulunan bölüm.

Bodrum

öz. a. (bo'drum) Muğla iline bağlı ilçelerden biri.

bodrum ile benzer kelimeler

a. Bir yapının zemin katının altında olan ve oturulabilen en alt katı: Bu acı çıngırak sesi galiba ndan geldi. -Ö. Seyfettin.

Osm.

Önce ak, sonra sarı renkte oluşarak ağacı yıkımlayan bir tür mantar.

Osm.

Bodrum katına konan ve döşemedeki kirli suları pissu döşemine ileten araç.

İng. cellar theatre

Öncü oyunlar oynayan ve çok az seyirci yeri olan, genellikle yapıların bodrumlarında bulunan tiyatro.

Alm. Kellertheater

Bir yapının alt katındaki tiyatro; az seyirci alan, büyük tiyatro ...

bk. sahne altı.

İng. second mezzanine

bk. sahne altı.

İng. well

bk. sahne altı.

domuz gribi İng. swine influenza Ortomiksovirüslerin neden olduğu, insanlara da bulaşabilen, trakeobronşit ve alveoler
botridiyum İng. bothridium) Tetrafilidean sestodların skolekslerin ön kısmında bulunan yaprak biçimindeki dört ç
bordomsu sf. Rengi bordoyu andıran, bordoya benzeyen, bordomtırak.
zomburdamak Çok titremek. Titremek, dişler birbirine çarpmak
wobblersendromu İng. wobbler syndrome Yalpalama sendromu.